Röportaj talebimizi geri çevirmeyerek göreve geldiği günden bu yana kadar olan izlenimlerini bizlerle paylaşan Gürpınar, aynı zamanda kulübün içerisinde bulunduğu durumu da tüm şeffaflığı ile anlattı.
İşte gerçekleştirdiğimiz röportajın tamamı…
+ Öncelikle Merhaba, okuyucularımızın sizi tanıması adına biraz kendinizden bahseder misiniz? Veli Gürpınar kimdir, ne zamandır Urla’da yaşıyorsunuz? Urla Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü ile tanışmanız, yöneticilik süreciniz nasıl gelişti?
Emekli inşaat mühendisiyim, 66 yaşındayım, yaklaşık 7 sene önce bazı eski arkadaş ve dostlarımın teşvikiyle Urla’ya yerleştim. Emeklilik hayatının keyfini sürmekteyken 2019 yılı ağustos ayında bazı arkadaşlar bana geldiler ve “Spor kulübümüz yönetim boşluğu yüzünden kayyum idaresine devredilmek üzereyken bizler yeni bir yönetim oluşturduk ve 73 yıllık kulübü kayyuma gitmekten kurtardık, kulübün amiral gemisi kadın basketbolu ve biz bu işten anlamıyoruz, senin eski basketbolcu olduğunu biliyoruz, gel yönetime gir ve bize yardımcı ol” dediler. Gerçekten basketbola sevdalı eski bir basketbolcu olarak bu teklifi seve seve kabul ettim. Kulüple ilk tanışmam da bu şekilde oldu.
+ Bu teklifi kabul ettiğinizde mevcut durum nasıldı? Herkesin bildiği üzere kulüp çok zor bir zamandan geçiyordu. Maddi ve manevi olarak zor bir dönemde zor bir görev üstlendiniz.
Basketboldan sorumlu yönetim kurulu üyesi olduğumda takım çok zordaydı. Kadın basketbol takımımız bir önceki sezon sonu play-off final karşılaşmalarında yönetim ile takım arasındaki anlaşmazlık ve problemler nedeniyle maçlara çıkamamış ve ligden ihraç edilmişti. Kupa ve lig fikstüründe kulübümüzün adı geçmiyordu. Basketbol Federasyonu’nun bu seviye lig maçlarının 12 Eylül Spor Salonu’nda oynanmasına izin vermeyeceğine dair yazısı bulunuyordu. Ve sezon hazırlıkları için çok geç kalmıştık. Ligdeki diğer takımlar iki ay öncesinden antrenmanlara başlamışlardı. Bizim ise takım adına tek bir oyuncumuz yoktu. Hatta eskiden kalan top vs. Hiçbir malzememiz yoktu desek yalan olmaz. Kulüp borç batağı içindeydi, kime ne borcumuz var tam olarak hesaplanamıyordu. Muhasebe yoktu, ortada kayda değer resmi evrak yoktu, görevlendirilen mali müşavir belge ve evrak bulamadığı için geriye dönük mali denetim raporu hazırlayamadı. Kulübün piyasada kira, seyahat acentası, otel, malzemeci, oyuncu, antrenör vs. herkese borcu vardı. Üzülerek söylemem gerekiyor ki bu durumda kulübün itibarı sıfırın altındaydı. Kulübün bir kuruş parası yoktu, tüm banka hesapları hacizler nedeniyle bloke edilmişti. Her gün önüme benim bu kulüpten alacağım var diyen insanlar çıkıyordu. Ve Urla gibi geçmişi sportif başarılarla dolu ilçede Urla Belediyesi’nden hiçbir yardım alınamıyordu.
+ Peki, bu sıkıntılı durumdan nasıl çıkıldı? Kulübün ligde yer alabilmesi için birçok zorlu aşama sizleri bekliyordu. Takım yapılanması ve resmi işlemler nasıl halloldu?
Öncelikle federasyona lig katılım bedeli ödendi, gerekli yazılar yazıldı ve kulübün tekrar ligde yer alması son anda sağlanabildi. Kendisi de Urlalı olan ve bu ligin en tecrübeli ve oyuncular tarafından sevilen baş antrenör Hakan Yiğit ile anlaşıldı. Bir hafta içinde toplama ve mütevazı bir takım oluşturuldu. Şunu önemle belirtmeliyim ki Hakan yiğit olmasa bu takımı oluşturamazdık. Federasyondan salonla ilgili yetkililer davet edildi, eksik ve kusurlar belirlendi, bu eksik ve kusurları iki gün içinde yerine getirip federasyondan salon için izin aldık. Dışarıdan gelen oyuncuların kalacağı evleri kiralamakta ciddi güçlük çektik. Kimse kulübe ev kiralamak istemiyordu. Şahsi senetlerimi vererek evleri kiraladım. Biri yabancı iki oyuncumuz otelde kalmak zorunda kaldı. İki hafta boyunca ödünç aldığımız iki topla antrenman yaptıktan sonra Federasyon Kupası için Fethiye’ye gittik. Formalarımız son anda yetişti, yoksa maça çıkamayacaktık. Maçlara çıktık ama dönüşte otel ücretini ödemekte sıkıntı çektik, söz verdiği halde belediyeden ve yönetimden gerekli para gelmediği için kredi kartıyla ödemek zorunda kaldım. Sezonun yarısına gelene kadar oyuncular ve teknik ekibe maaş verilmedi, otelde aç kalan yabancı oyuncu sözleşmesini feshedip başka takıma gitti, diğer önemli oyunculardan üç tanesi de takımdan ayrılıp başka takımlara gittiler. Sürekli alınan mağlubiyetlerle takım düşme potasına girdi.
+ Bu süreçler yaşanırken siz yönetim kurulu başkanı olarak değil, basketbol şube sorumlusu olarak görev alıyordunuz. Daha sonra bir kongre süreci yaşanmıştı…
Evet evet. Bu dönemin nihayetinde 27 Aralık 2019 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulda kulübü kucağımda buldum, başkanlığı üstlenmek zorunda kaldım. Aksi takdirde kulüp yönetimsiz kalacak ve bu durum 73 yıllık bir kulübün yok olup tarihe karışmasına neden olacaktı. Başkanlığı devralır almaz bir hafta içinde biri yabancı dört oyuncu transfer ettim, takımın maaşlarını dağıttım. Takım kendine geldi ve aldığı birkaç galibiyetle düşme potasından biraz olsun uzaklaştı. Ligin bitimine dört maç kaldığında 19 Mart 2020 tarihinde ligler pandemi dolayısıyla önce ertelendi sonra sonlandırıldı.
+ Sezon içerisinde başta yerel yönetim olmak üzere yönetim kurulu ve bağışçılardan herhangi bir destek oldu mu? Maddi olarak takımın bu dönemde masraflarını karşılayabilmesi oldukça güç bir durum sonuç olarak…
Bu son dönemde kayyum olarak belediye başkan vekilliğine atanan Urla Kaymakamı sn. Önder Can kulübümüze belediyeden 57.462 TL yardımda bulundu. Ayrıca Önder Bey’in desteğiyle düzenlenen kahvaltıda kulübümüze 106.600 TL bağış toplandı. Aynı dönem içinde benim haricimdeki 14 yönetici toplam 50.032 TL katkıda bulundu, 4.995 TL bağış alınabildi ve geri kalan 221.748 TL’yi ben karşıladım. Bu dönemde takımın iddia sisteminden gelen ve basketbol federasyonundan gelen gelirlerinin tamamı spor toto teşkilatı tarafından kulübün hacizli borçlarına ödendi. Acısıyla tatlısıyla zor bir sezonu geride bırakmış olduk. Bu vesile ile bu kulübe en ufak bir faydası bile dokunan herkese çok ama çok teşekkür ederim.
+ Maddi ve manevi olarak kolay olmayan bir sezonun ardından takım 2020-2021 sezonuna hazırlandı. Ve gerçekten de kısıtlı imkânlarla play-offlara kadar ilerleyen bir takımdı. Yeni sezon yapılanması nasıl oldu, şartlar ve mevcut durum nasıldı?
Sezon öncesinde Hakan Yiğit önderliğindeki aynı teknik ekiple anlaştım ve bu sefer bilinçli olarak, ligin standartlarına göre mütevazı sayılacak bir oyuncu kadrosu kurduk. Takım ciddi bir başarı gösterdi ve lig boyunca herkesin çekindiği bir takım haline geldi. Sezon sonuna kadar yalnızca Süper Lig’e çıkma başarısı gösteren Bursa Büyükşehir, Antalya 07 ve Fener Bahçe’yi yenemedik. Bir puan ve averaj farkıyla dördüncülüğü kaçırıp altıncı olduk ve play-off finallerine katılma hakkı kazandık.
Bu sezon boyunca yönetim kurulumuzun üyeleri ciddi bir sessizliğe gömüldüler. Sezon boyunca yalnızca üç üyemizden toplam 85.887 TL maddi katkı alabildik. Belediyemizin katkısı toplam 222.886 TL’yi buldu. İddia ve federasyon gelirlerinin büyük bölümü hacizli borçlara ödendi, borçlar bittikten sonra Spor Toto Teşkilatı tarafından kulübe ödenen bakiye 208.105 TL ve Federasyon tarafından ödenen bakiye 63.037 TL’dir. Geri kalan 697.475 TL tarafımca karşılanmıştır.
“Kulübümüzün borçları sıfırlanmıştır”
Sezon sonu itibariyle Spor Toto Teşkilatı ve federasyon tarafından ödenen hacizli borç toplamı 957.214,65 TL’dir. Ve kulübün borçları sıfırlanmıştır. Üzülerek belirtmeliyim ki benim başkanlığımdan bir önceki dönemde yönetim kurulu üyesi Urlalı bir arkadaşımız dönem içinde yönetimden istifa etmişti ve daha sonra öğrendik ki kulübü icraya vermiş. Netice olarak bu arkadaş kulübe verdiği 65 bin TL’yi haciz yoluyla ve faiziyle birlikte 86.840 TL olarak tahsil etti.
Başkan olduğum 27.12.2019 tarihinden önce katkıda bulunduğum 58.833 TL ve hazırlanmakta olduğumuz 2021-2022 sezonu için katkıda bulunduğum 24.500 TL ile birlikte kulübe yaptığım nakdi katkı toplam 1.002.556 TL’dir. Bu noktaya kadar belirtmiş olduğum tutarların tamamı kayıtlı ve belgelidir.
+ Kulüp şuanda 2021-2022 sezonuna hazırlanıyor. Yeni oluşturulan yönetim kurulu ve yenilenen kadrosuyla kulübün mevcut durumu nasıl? Özellikle pandemi döneminde kulübün ekonomik durumu yeni sezona hazır mı?
İçinde bulunduğumuz günlerde 12 oyuncumuz ve 5 kişilik teknik ekibimiz yoğun bir şekilde yeni sezona hazırlanmaktadır. 10 Temmuz 2021 tarihinde yaptığımız genel kurulda kulüp yönetimini güçlendirmek adına yönetim kurulumuza 6 yeni üye kazandırdık. Genel kurul öncesi ve sonrası yaptığımız toplantılarda kulübün bütçesi ve gelir-gider tabloları tartışıldı ve yönetimden toplantılara katılan arkadaşlardan, özellikle kulübün herhangi bir geliri olmadığı fakat giderlerin en yoğun olduğu ilk aylarda, ne miktarda nakdi katkı sağlayacaklarına dair sözler alındı. Ancak geldiğimiz noktada birkaç arkadaşımız hariç verilen sözler tutulmadı. Yönetim kuruluna yazdığım hatırlatma yazılarına da olumlu ya da olumsuz hiçbir tepki alamadım.
Genel anlamda Urlalıların kulübe karşı ilgi ve alakası maalesef anlaşılmaz bir şekilde son derece zayıf. Hâlbuki bir ilçe olarak Türkiye Kadınlar Basketbol 1. Liginde mücadele eden 75. Yıllık efsane takımlarıyla gurur duymaları ve desteklemeleri gerekir diye düşünmekteyim. Hem de kulübün borçları temizlenmiş ve sağlıklı bir hale gelmişken.
+ Önder Can döneminde doğrudan ve dolaylı olarak kulübe destek verildiğini belirtmiştiniz. Peki bu süreçte Urla Belediyesi’nin kulübe desteği nasıl?
Belediyemize gelince, hiçbir organik bağı bulunmamasına rağmen Urla Belediyesi’nin adını tüm Türkiye’ye duyuran ve gururla taşıyan bu takıma nakdi destekte bulunmayı düşünmediğini duyumlamaktayız. Üstelik amatör kulüpleri destekleme bakımından bütçesel imkânı olmasına rağmen. Bu ayın başında urla sınırları içinde ikamet eden oyuncularımızı günün belli saatlerinde antrenmana getirip götürecek bir minibüs sağlanması hususundaki talebimize dahi bir cevap alamadık. Bu olumsuz şartlar altında kulübümüzün geleceği maalesef karanlık görünüyor. Şu an itibariyle birkaç kişinin desteğine muhtaç durumda. Bizlerin de kulübe sunabileceğimiz imkânlarımız sınırsız değil.
“Kalıcı bir çözüm üretmeliyiz”
Bugünden itibaren ivedilikle kalıcı bir çözüm üretmek zorunda olduklarını belirten Gürpınar, açıklamalarına “Bugünden itibaren ivedilikle kalıcı bir çözüm üretmek zorundayız. Aksi takdirde kulübümüz ve özellikle amiral gemisi niteliğindeki kadın basketbol takımımız (ki bu takım en eski ve köklü takımlardandır ve basketbol camiasında değerli bir markadır) yok olmaya mahkûmdur.
“Önerim, kulübün anonim şirkete dönüştürülmesi ya da mevcut bir anonim şirketine devredilmesidir”
Naçizane düşüncem, kalıcı çözüm; kadın basketbol takımımızın sahip olduğu haklarla ve tüm aktif-pasif varlığıyla birlikte kurulacak bir anonim şirkete dönüştürülmesi veya mevcut bir anonim şirkete devredilmesi ve bu sayede kalıcı bir mali yapıya kavuşturulmasıdır. Ligimizde yer alan diğer takımları incelediğimizde, arkalarında ya da yapılanmalarında Emlak-Konut, BOTAŞ gibi devlet kurumları, Bursa, Mersin, Antalya, Rize, Tarsus gibi büyükşehir belediyeleri veya belediyeler, Fenerbahçe gibi büyük kulüpler, İstanbul, Mersin gibi üniversiteler, Yalova, Güre, Bodrum, Çeşme takımlarında olduğu gibi şirketler bulunmaktadır. Bizim takımımız ise birkaç özverili yöneticinin eline kalmış, ciddi ve kalıcı desteğe muhtaç durumdadır. Böyle bir çözüm bulunduğu takdirde takımımızın şampiyonluklar yaşaması, daha eski dönemlerde mücadele ettiği süper lige yükselmesi ve Urla’nın adını en üst seviyede temsil etmesi işten bile değildir.
+ Hem Urlalıları hem de spor camiasını bilgilendirmemiz adına gerçekleştirmek istediğimiz röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Yeni sezon öncesi hem Federasyon Kupası’nda hem de lig mücadelesinde temsilcimize başarılar diliyoruz. Sakatlığın olmadığı, sporun şansının yanınızda olduğu bir dönem olsun…
Göreve geldiğimiz ilk günden bu yana kadar yaptıklarımızı anlatmamıza ve mevcut durumumuzu açıklamamıza vesile olduğunuz için biz teşekkür ederiz. Dilerim ki hepimiz adına güzel bir sezon olur…
